Dolar 32,5824
Euro 34,7951
Altın 2.506,68
BİST 9.693,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 13°C
Yağmurlu
İstanbul
13°C
Yağmurlu
Cts 19°C
Paz 21°C
Pts 21°C
Sal 23°C

BU GENÇLİK NEREYE GİDİYOR?

BU GENÇLİK NEREYE GİDİYOR?
REKLAM ALANI
4 Temmuz 2022 21:50

M.Ö. 4000 yıllarından kalan Sümer Tabletlerinde çıkan bu yazı günümüzde hala dile gelmekte. Peki nedir bizim gençlerden alıp veremediğimiz.

Biz değil miyiz gençlerin yolunu çizen, onlara yol gösteren, imkânlar sunan.

Peki neden şikayet ediyoruz?Ne veriyoruz da ne bekliyoruz?

Bu gençlik nereye gidiyor?

Aslına bakarsanız gençlerin bir yere gittiği yok.

Bir yere gidecek halleri de yok.

Kendilerine sunulan kısıtlı imkânlarla hayata tutunmaya çalışıyorlar, o kadar.

İşe çocukluklarından başlayalım.

Henüz daha üç-beş yaşlarındayken arkadaşlarıyla kurdukları ilişkide müdahale etmedik mi onlara?

Okul çantası çok ağır diye biz taşımadık mı?

Ya dadüşük not alınca koşa koşa okul yolunu tutmadık mı hesap sormak için öğretmenlere?

Peki ne oldu bu çocuk?

Arkadaşlık ilişkilerini yönetemediği için asosyal, kendi sorumluluklarını taşıyamadığı için başarısız, gerçek sınavlarla karşılaştığında ise tam bir hayal kırıklığı.

Peki bu çerçevede bizim sorumluluğumuz yok mu sizce?

Bu başarısızlıkta bizim de payımız yok mu?

Hatırlar mısınız yıllara damgasını vurmuş Hababam Sınıfı filminde Okul Müdürü Kel Mahmut’un çocukların karnelerini velilere verdiği o sahneyi.

Ne diyor o sahnede Münir Özkul: Benim kanımca tembel çocuk, hatalı çocuk, suçlu çocuk yoktur. Hatalı, hatta suçlu ana-baba vardır…

Ben bu cümleye anne babanın yanına öğretmen, sivil toplum örgütü temsilcileri, siyasetçiler ve ülkeyi yönetenler dâhil birçok isim eklemek isterim.

Gençlerin başarısızlıklarında herkes kendi payını sorgulamalı.

Çocukluklarını geride bırakan gençlerinkarşılaştığı İşsizlik, beraberinde getirdiği parasızlık onları farklı girişimlere yöneltmektedir.

Kim ne derse desin, gençlerin yürüdüğü yolu bizler çiziyoruz. Eğer yolun sonundan memnun değilsek, “Biz nerede hata yaptık” diye kendimize sormalıyız.

Gerek ebeveynler, gerek eğitimciler, gerek siyasiler…

Herkes şapkasını önüne koymalı.

Yengeç kızına kızmış, “Ne o kızım, ne yan yan yürüyorsun. Doğru yürüsene.”

Kızı yanıtlamış, “Nasıl yürüyeyim anne, göstersene…”

Aydınlık bir gelecek umuduyla..

 

REKLAM ALANI
ETİKETLER:
YORUMLAR

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.