AK Parti Çevre, Şehir ve Kültür Başkanı Samsun Milletvekili Çiğdem Karaaslan, ‘iklim krizi’ne dikkat çekerek, “Türkiye olarak bu konuda tarihi sorumluluğumuz yok denecek kadar az olmasına rağmen çok ciddi bir inisiyatif alıyoruz” dedi
AK Parti Çevre, Şehir ve Kültür Başkanlığı Karadeniz Bölge Toplantısı, Samsun Büyükşehir Belediyesi Ömer Halisdemir Salonu’nda yapıldı. Bölge toplantısına Samsun’un yanı sıra Amasya, Tokat, Bolu, Kastamonu, Ordu, Çorum, Bartın, Giresun, Bayburt, Zonguldak, Rize, Trabzon, Sinop, Gümüşhane ve Düzce illerinden temsilciler katıldı.
TEKNOFEST GENÇLERİYLE BULUŞMA: Milletvekili Çiğdem Karaaslan, toplantının ardından TEKNOFEST gençleri ile ‘Samsun Gençleri ile Hedefe Doğru’ söyleşisinde bir araya geldi.
‘ENERJİDE MERKEZ ÜLKE OLUYORUZ’
AK Parti Çevre, Şehir ve Kültür Başkanı Samsun Milletvekili Çiğdem Karaaslan, toplantının basına açık kısmında önemli mesajlar verdi.
Karadeniz’de yapılan keşiflerden bahseden Çiğdem Karaaslan, şunları söyledi:
“2023’e girdik. Bu çok önemli tarihi dönüm noktasında birbirimize çok büyük ve önemli görevler düşüyor. Türkiye 100 yılı vizyonun 1. maddesi; ‘Türkiye 100 yılı sürdürülebilirliğin 100 yılı.’ O yüzden biz de sürdürülebilir teknolojilerle, yatırımlarla, sanayileşme ve yatırımları çalışmalarımızın merkezine aldık. Türkiye’de birileri hala metronun kapısının otomatik açılmasına şaşıra dursun. Biz insansız hava araçları üretiyoruz. Bugün Kızılelma’yı bir dünya markası olarak ön plana çıkarıyoruz. Elektrikli aracımız TOGG’u ‘yapamazsınız’ demelerine rağmen üretiyoruz. ‘Olmaz, çıkmaz, bulamazsınız, yapamazsınız’ denmesine rağmen dünyanın enerji merkezi haline geliyoruz. 710 milyar metre küp doğalgaz keşfiyle birlikte artık Türkiye olarak enerjide merkez ülke konumuna yükseliyoruz. Milli enerjimize enerji katıyoruz. Enerjide bağımsızlığımızı ilan ediyoruz. Ekonomide ‘olmaz, yapılmaz, dünyaya aykırı’ diyenlere inat üretimle, yatırımla, istihdamla büyüyoruz. Bunu yaparken de çevreye, doğaya tüm tabiata saygı gösteriyoruz. Daha yapacağımız çok iş var. Niyet hayır, akıbet hayır.”
‘İNSANLIK, DOĞAYA BÜYÜK ZARAR VERDİ’
Türkiye’nin iklim krizini önlemek ve en aza indirmek adına çok büyük inisiyatifler ve önlemler aldığını da ifade eden Karaaslan, “Karşı karşıya olduğumuz bir kriz var. Bunu uzun yıllardır yaşıyoruz. Hayatımıza tam etki etmediği sürece tam da idrak edemiyoruz. İklim değişikliği, son dönemdeki adıyla iklim krizi; tüm dünyada küresel ölçekte sanayi devriminin ardından yaşanan aşırı üretim ve sanayileşmeyle birlikte özellikle Batı dünyasının hunharca doğaya, tabiata, yaşama ve kendinin dışındaki herkese hükmetme arzusu, iddiası, sonsuz üretme ve kazanma çabası ile birlikte dünyaya insanlık olarak çok büyük zarar verdik” dedi.
KARADENİZ BÖLGESİ VE SEL RİSKLERİ
“Türkiye olarak tarihi sorumluluğumuz yok denecek kadar az olmasına rağmen çok ciddi bir inisiyatif alıyoruz, çok büyük liderlik gösteriyoruz” diyen Karaaslan, sözlerini şöyle tamamladı:
“İklim krizi tüm dünyada mevsimsel değişikliklerini, aşırı hava olayları ve afetleri tetiklerken ne yazık ki kaynaklarımızın hızla tükenmesine neden oluyor. Bir taraftan susuzluğu konuşuyorsak bir taraftan da Türkiye’nin bir bölgesinde afetleri konuşuyorsak, dünyanın bir yerinde olan afet Türkiye’de etkisini gösteriyorsa, buzulların erimesinin Türkiye’de Ankara’da İstanbul’da etkisi varsa iklim krizi kapımıza dayanmış demektir. Karadeniz Bölgemiz bu tür risklerle çok fazla karşılaşan, özellikle sel gibi riskleri yıl içerisinde yaşayan bir bölge. Bugün bunları ve çözüm önerilerini konuşacağız.”
Nisanur ÖZYURT
