“Tiyatro yasaklamak despotluktur”

DEMOKRASİ RUHUNU ÇOKTAN TESLİM ETMİŞ

Oyunun, kamu düzenini bozduğu gerekçesiyle yasaklandığını dile getiren Akcagöz, “Bir tiyatro oyunu, esaslı olmayan gerekçelerle yasaklanabiliyorsa, o coğrafyada demokrasi ve özgürlük yok demektir. Sanat, etkili bir muhalif araç, sanatçı ise etkili bir muhalif kimliktir. Demokrasiye inanmamış, demokrasiyi sadece kendi emellerini gerçekleştirmek için araç olarak görmüş siyasi iktidarların en büyük düşmanlarından bir tanesi de sanat kurumu ve sanatçılardır. Barış Atay’ın ‘Sadece Diktatör’ adlı oyununun, 3 yıldır oynandığını biliyoruz. 160 defa sahnelenmiş bu oyun, binlerce seyirciye ulaşmış. Oyunun, kamu düzenini bozacağı gerekçesi, OHAL sürecine uygun bir gerekçe. Ortada bir suç varsa, oyunun metni hakaret içeriyorsa elbette gereği yapılır. Ama eften püften gerekçelerle bir tiyatro oyunu yasaklanıyor, oyuna gelecek insanlar adeta tehdit ediliyorsa, demokrasi ruhunu çoktan teslim etmiş demektir. İnsanların özgürlüklerinin kısıtlanması, tiyatro oyunlarına kadar uzandıysa, tehlike büyük demektir. “ dedi.

“OYUN ÖZGÜR BIRAKILMALIDIR”

Oyunların yasaklanması ya da kitapların toplatılmasının, ülkenin 70’li yıllarını anımsattığını söyleyen Tufan Akcagöz, “Kuşak olarak, 70’li yıllardaki baskı dönemini yaşamadık belki ama biliyoruz ki, insanlara işkence edildi, baskılar yapıldı, sadece fikirleri yüzünden insanlara saldırıldı. Her 30 yılda bir, 40 yılda bir bunu mu yaşayacağız? Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, yetmişli yıllarda ‘Mas-Kom-Yah’ adlı bir tiyatro oyununda oynamış. Döneme muhalif bir oyun. Ne var bunda? Yani, kendisi de sahne tozu yutmuş diyebiliriz. Barış Atay’ın oyununa da bu çerçevede bakmak lazım. Bir tiyatro oyununun oynanmasından toplumun huzuru filan bozulmaz.
Koca bir yalandır. Asıl şimdi huzur bozuluyor. Oyun yasaklamak huzur bozuyor. OHAL, olağan bir durummuş gibi kanıksatılmaya çalışılıyor. Buna, dur demek zorundayız. Tiyatrodan korkan insanlar, geleceğimiz açısından bize endişe veriyor. ‘Diktatör olsaydı bu oyunu izleyemezdiniz’ tanıtımıyla yola çıkan oyun, 160 kez sahnelendikten sonra bu duruma maruz kalıyor. Tiyatro yasaklamak despotluktur. Özgürlüklerin bu derece kısıtlanması, baskının hangi boyutlara ulaştığının açık göstergesidir. Oyun, derhal özgür bırakılmalı, bu yasakçı tavırdan derhal vazgeçilmelidir. “ diye konuştu.