EĞİTİMDE ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME

İnsanlık tarihinin en problemli alanlarından biri eğitimdir. Çünkü insanın her çağda mutluluğa ve refaha ulaşmasının aracı , yolu eğitim olmuştur. Mutluluğun ve refahın üst sınırı, mükemmeli olmadığı gibi olmayacaktır da…bu kadar beklentinin yüksek olduğu bir bilim dalı Eğitim Bilimleri hafife alınmalıdır. Çağın gereklilerine uygun, bilimsel temelli, araştırmaya ve sorgulamaya dayalı eğitim politikaları uygulanmalıdır.

   Eğitim süreci ve öğrenmenin en önemli unsurlarından biri eğitimde ölçme ve değerlendirmedir. Hedef performans ise performans ölçümü de eğitimde olmazsa olmazdır.

Eğitimde geleneksel ölçme ve değerlendirme araçları; Yazılı sınavlar, sözlü sınavlar ve uygulama sınavlarıdır. Halbuki teknolojinin baş döndüren hızı ve eğitim dahi her alanda hızlı değişim ölçme ve değerlendirme araçlarının da tartışılması ve yenilenmesi ihtiyacını ortaya çıkarmaktadır. Zaten mevcut eğitim sistemimizde yazılı ve sözlü sınavlarının geçerliliği ve güvenirliliği tartışılır.

Temel eğitimden orta öğretimde geçiş (LGS) ve orta öğretimden yüksek öğrenime geçişlerde  (YKS)  sadece sınava odaklanmak, eğitim sistemimizin ölçme değerlendirmesinin sınav odaklı olmasının sonucudur. Kronik hale gelen bu sorun eğitimde ölçme ve değerlendirmemizin temel sorunudur.

Sınav mutlaka olacaktır, ancak sınavlara giriş ön şartları, sınav hazırlanma süreçleri, kapsamı ve sonuçlarının analizi yeniden değerlendirilmelidir.

    Ölçme ve değerlendirmenin öncelikli kriterleri güvenirlilik ve geçerlilik; ölçtüğünüz bilgi veya davranışın kapsamını, uygunluğunu ve sonuçlarının objektifliğini ortaya  koyacaktır.

Hedef, mevcut durumun geliştirmek, performans artışı ise ölçmenin araçları gözlem, kontrol tabloları ve puanlama olmalıdır. Çıkan sonuçların değerlendirilmesinde  not verme ve başarı- başarısızlık şeklinde sonuç belgesi- karne düzenlenmesi şarttır. Yoksa eğitim ölçe ve değerlendirme sürecinin belli aralıklarında dış müdahalelerde bulunmak, sonucu etkilemeye ve değiştirmeye çalışmak arzu edilmeyen sonuçların çıkmasına neden olur. Nihayetinde iltimas, nepotizm, torpil, liyakat v.b sorunlar başarısızlığa davetiye çıkarır.

Geleceğimiz gençlikte ise, gençlikte eğitimle yarınlara hazırlanacaksa eğitimin tüm süreçlerinin bilimsel temellere dayanması, ölçme ve değerlendirmenin araç ve kriterlerinin objektif olması, mutlaka ama mutlaka performans değerlendirilmesi gerekmektedir.

‘’ Ölçemediğiniz şeyi yönetemez ve geliştiremezsiniz.’’

Sağlıklı ve mutlu kalın…